[ad_1]
Eşinin doğum gününü kutlamak için 21 Şubat günü Milano’ya gittiklerini söyleyen Güler, “Virüsün beni yakalayabileceğini düşünmezdim” dedi. Beyrut’ta bulunan arkadaşının araması üzerine İtalya’da virüs görüldüğünü öğrenen Güler, apar topar İstanbul’a döndüklerini dile getirdi.
Güler, seyahat süresi boyunca semptom göstermediğini; Türkiye’de 11 Mart günü ilk vakanın görülmesinden iki gün önce kendisinde semptom başladığını anlattı. Öksürük, nefes darlığı ve yüksek ateş şikayetleri nedeniyle grip olduğunu düşünerek hastaneye gittiğini, doktorların ise hastaneye yatması gerektiğini söylediğini anlattı.
“TÜRKİYE’DEKİ İLK COVİD-19 VAKALARINDAN BİRİYDİ”
Türkiye’de vaka görülmediği sırada Güler’i hastaneye yatırdıklarını anlatan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Gülseren Sağcan; semptomlardan şüphelendikleri için hastayı Toraks BT’ye aldıklarını söyledi. Bilimsel arenayı yakından takip ettiklerini belirten Sağcan, Çin’deki meslektaşları tarafından paylaşılan yayınlardan Covid-19’a benzer semptomları Orhan Güler’de de gördükleri için PCR testi istediklerini ifade etti.
“CİĞERLERİNİ BUZLU CAM GÖRÜNTÜSÜ KAPLAMIŞTI”
Öksürüğün gittikçe artması nedeniyle tomografi çektiklerini ifade eden Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Rehile Zengin, Orhan Güler’in hastalığını nasıl teşhis ettiklerini anlattı. Çekilen tomografi sonucunu incelediklerinde her iki ciğerde de buzlu cam görüntüsünün hakim olduğunu ve klinik tabloyu da göz önünde bulundurduklarında Radyoloji Bölümü ile birlikte Covid-19 ile uyumlu olduğunu düşündüklerini ifade etti.
“YAŞI GEREĞİ RİSK ALTINDAYDI”
İl Sağlık Müdürlüğü’nden Covid PCR testinin sonucu gelene kadar süreci izolasyon odasında başlattıklarını ifade eden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Çağlar Çuhadaroğlu, şüphelendikleri için bu kararı verdiklerini daha sonra test sonucunun pozitif olduğunu öğrendiklerini açıkladı. Riskli bir hastayla karşı karşıya olduklarını ifade eden Çuhadaroğlu; dünyada görülen 5 ölüm nedenine sahipti dedi. Hastanın ileri yaşı (74),cinsiyeti, sağlık hizmetine zamanında gelmemesi, kalp sorunları ve hipertansiyonun olması tabloyu daha da kötüleştirdi ifadelerini kullandı.
“YOĞUN BAKIMDA YÜZÜSTÜ YATIRDIĞIMI İLK HASTAYDI”
Solunum yetmezliği kontrol altına alınamayan Güler’i entübe etmek zorunda kaldıklarını ifade eden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Gülseren Sağcan, o dönemde ülkede hastaların prone olarak adlandırılan yüzüstü pozisyon uygulamasını yoğun bakımda ilk yaptıkları hastalardan olduğunu anlattı.
“HASTAYI KAYBETMEK ÜZEREYİZ”
Programda 16 Mart tarihinde hayatını kaybetme noktasına gelen Güler’e ilk kez kök hücre uygulaması yapıldığı açıklandı. 20 Mart günü doktorların hastayı kaybedebiliriz dediğini söyleyen oğlu İbrahim Güler, kendisinin ve ailesinin hiçbir zaman ümidini yitirmediğini ifade etti. Ekstübe olduktan sonra yoğun bakıma alınan babasına görüntülü görüşerek moral vermeye çalıştığını gözleri dolarak anlattı.
ALKIŞLARLA TABURCU OLDU
45 gün yoğun bakımda kalan Orhan Güler, sağlık çalışanları tarafından alkışlarla odaya çıkarıldı. Uzun süreli yoğun bakım yatışı gerçekleştiği için hastaya fizik tedavi ve beslenme desteği ile solunum fizyoterapisi verildiğini açıklayan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Gülseren Sağcan sağlık çalışanları olarak hastayı taburcu ederken yaşadıkları mutluluğu anlattı.