Bakan Elvan’dan ‘128 milyar dolar’ açıklaması

[ad_1]

‘TCMB’nin verileri açıklamasında fayda var’

Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, ‘128 milyar dolar’ tartışmalarıyla ilgili olarak ilk kez konuştu. NTV’de katıldığı programda gündeme dair soruları yanıtlayan Elvan, ‘128 milyar dolar’ tartışmalarına ilişkin; ”Bu işin gerçek sahibi Merkez Bankasıdır, teknik düzeyde bir açıklama yapmadan Benim bir açıklama yapmamın MB’nin bağımsızlığı üzerinde bir gölge oluşturabileceğini düşünerek açıklama yapmadım, MB’den teknik açıklama geldiği için ben de açıklama yaptım. Burada kesinlikle yasal olmayan bir durum söz konusu değil, kesinlikle bir yolsuzluk söz konusu değil” dedi.

İşte Bakan Elvan’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar

‘TCMB VE HAZİNE ARASINDA 2017’DE İMZALANAN PROTOKOL YASAL’

– 2017 yılından itibaren hazine ve merkez Bankası arasında bir protokol imzalandı. Bu protokolle Merkez Bankası üzerinden döviz alım satım işlemleri yapılıyor. Bu protokol yasal mı? 2017’de imzalanan protokol yasaldır. İşlemler Hazine hesapları üzerinden TCMB tarafından yapıldı…

‘KASIM AYINDAN BU YANA DÖVİZ SATIM İŞLEMİ GERÇEKLEŞTİRİLMEDİ’

– İşlemler elektronik platformlarda gerçekleştirildi

– Bunun örnekleri dünyada var mı?

– Bunun örnekleri başka ülkelerde de var, biz de Kasım’dan bu yana böyle bir döviz alım satım işlemini gerçekleştirmedik.

– Kimseyi yolsuzlukla suçlayamazsınız. Kimsenin bir yolsuzluğu söz konusu değil. Bir takım iftira ve ithamlar kamuoyunda yer alıyor. Yolsuzluk yapıldı söylemleri doğru değil. Farklı görüşler ifade edebilirsiniz.

‘DÖVİZ SATIŞI İLGİLİ VERİLERİN YAYIMLANMASI GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM’

– Elbette veriyi açıklama kararı Merkez Bankası’nın yetkisinde. Bilgi kirliliği söz konusu olduğu için verilerin Merkez Bankası’nın yayımlanmasında yarar görüyorum.

DÖVİZ SATIŞI İLE OLUŞAN TL, APİ VE SWAP ÜZERİNDEN BANKALARA KULLANDIRILDI’

– Döviz satışı ile oluşan TL, APİ ve swap üzerinden bankalara kullandırıldı.

– Para politikası çok hassas bir alan. Merkez Bankasının bağımsızlığına karşı hiçbir kavram ve eylemim olmadı. Benim bir açıklama yapmamın TCMB’nin bağımsızlığı üzerinde bir gölge oluşturabileceğini düşünerek açıklama yapmadım, TCMB’den teknik açıklama geldiği için ben de açıklama yaptım.

– Burada yasal olmayan bir durum söz konusu değil, yolsuzluk söz konusu değil.

– Pandemi son 100 yılın tüm dünya ekonomilerini sarsan en önemli hadiselerden bir tanesi. Tüm ülkelerin çok ciddi sorunlar yaşadığını görüyoruz. Toplam borç 24 trilyon dolar arttığını görüyoruz. Dünyada bazı şeylerin bu süreçte farkına varıldı. 2021 yılında baz etkisiyle güçlü bir büyüme bekliyoruz. Bunun Türkiye’ye pozitif yansıması olacak. 2021 yılındaki bu yüksek küresel ölçekteki büyüme performansı bizi yanıltmamalı. İnanılmaz bir borçlanma söz konusu dünyada. Bu alanda ciddi sorunların ortaya çıkacağını düşünüyorum.

– Artık özellikle tedarik zincirlerinde bölgesel tedarik merkezlerinin oluşturulmasında bir kanaat oluştu. Türkiye bu noktada çok ciddi bir konuma sahip. Bu sorunların giderilmesi ülkelerin tek başına alacakları kararlarla ilgili değil. Uluslararası organizasyon, işbirliği, birlikte hareket etmeli ortak kararlar alınarak sorunların üstesinden gelinmeli.

– Temel problemimiz büyümenin finansmanında. İç tasarruflarımız yatırım talebini karşılamıyor. Bu da karşımıza cari açık olarak çıkıyor. Dış tasarruflarla sağlamak zorundasınız.

İLK ÇEYREKTE BÜYÜME BEKLENTİMİZ YÜZDE 5

– 2020 yılı bizim açımızdan son derece zor bir yıl oldu. Rezervlerimizde de gerileme oldu.

– İlk çeyrekte büyüme beklentimiz yüzde 5, ikinci çeyrekte çift rakamlı bir büyüme olacak baz etkisiyle. Finansal istikrar açısından oldukça kontrollü olmamız lazım.

– Enflasyonla mücadele ekonomik politikalarımızın en önemlilerinden bir tanesi. Fiyat istikrarının olmadığı, enflasyonun yüksek olduğu bir ortamda büyümeden ve istikrardan bahsedemezsiniz. Enflasyon paranın alım gücünü azaltıyor, belirsizlik ortamı oluşturuyor. Kaynağınızı üretken olmayan alanlara aktarırsınız. Enflasyon verimsiz harcamaları da artırıyor

– Enflasyonla mücadeleye kararlı bir şekilde devam edeceğiz. Enflasyonda kalıcı düşüş sağlanana kadar sıkı para politikası duruşuna devam edeceğini Merkez Bankası Başkanı açıklamıştı.

– Uzun vadeli kazanımlarımızdan vazgeçmeyeceğiz. Kısa vadeli kazanımlar peşinde değiliz. Orta vadeli ve uzun vadeli kazanımlar bizim için çok daha önemli

– Bütçe açığımız 4.3’tü 3.5’e çektik. 0.8’lik bir bütçe açığını aşağı çektik. 0.5 gelir tarafından, 0.3 harcamalar tarafından olacak. Bütçede yer almayan ancak kovid nedeniyle ortaya çıkan harcamalar oldu. Bütçede olmayan şu an 46,5 milyar liralık ekstra bir gider söz konusu. 12-13 milyar lirası gelirde, 34.2 milyar lirası harcama kısmına. Bunlar yeterli değil. Esnafımızın ciddi sıkıntılar yaşadığını biliyoruz. Gerekli destekleri verdik ve vermeye devam edeceğiz. Memur ve emeklilere ekstra bir ödememiz olacak bu da bütçede yoktu.

– Kovidle ilgili gelişmelere bağlı olarak bir ilave sıkıntı ortaya çıkmasıyla gerekli tedbirleri almak bizim sorumluluğumuz.

– Bankacılık sektörünün ciddi risk altında olduğu yönünde çok ciddi kamuoyunda tartışmalar oldu. Bankacılık sektörüne uluslararası kuruluşların sektörü oldu ve ciddi bir risk görmediklerini ifade ettiler. Gerçek resmi görmemiz lazım takipteki alacaklar oranı 150 milyar TL. Karşılığı ise 115 milyar lira karşılık ayrılmış durumda. Gelişmiş ülkelerde ise bu durum yüzde 40-45 bandında. Bankalarımız ihtiyatlı bir yaklaşım içinde. 350 milyar TL civarında yakın izlemede kredi söz konusu. Sermaye yeterlilik oranlarında sıkıntı olmadığını görüyoruz.

– 350 milyar liralık yakın izlemedeki krediyi sorduğumda banka genel müdürlerinden aldığım cevap yüzde 20’lik risk gördüklerini söylediler.

– Ekonomik reform programındaki eylemlerin yüzde 77’sini bu yıl gerçekleştireceğiz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir