İstanbul Barosu Genç Avukatlar Meclisi seçimlerinde yaşanan İstiklal Marşı tartışması, hukuk camiasında büyük yankı uyandırdı. Avukat Cansel Tuna'nın sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalar, olayın vahametini gözler önüne serdi. Peki, Genç Avukatlar Meclisi'nde tam olarak neler yaşandı? Hukukçular neden ayağa kalktı?

İstiklal Marşı'na İzin Verilmedi Mi?

Avukat ve İstanbul Baro Meclisi Divan Sekreteri Cansel Tuna, X (Twitter) üzerinden yaptığı paylaşımda Genç Avukatlar Meclisi seçimlerinde yaşananları kamuoyu ile paylaştı. Tuna, Değişim İçin Avukatlar isimli grubundan oluşturulan Divan Kurulu’nun İstiklal Marşı’nı okutmadığını iddia etti. Tuna'nın açıklamaları şu şekilde:

• "Genç Avukatlar Meclisi seçimlerinde Değişim İçin Avukatlar isimli grubundan oluşturulan Divan Kurulu İstiklal Marşı’nı okutmadı."
• "Saygı Duruşu’nda bulunulmasına izin verilmedi."
• "Önerge teklif edilmesinin istendi."

Bu iddialar, hukuk camiasında büyük bir şaşkınlık ve tepkiyle karşılandı. İstiklal Marşı'nın okunmasının engellenmesi ve saygı duruşuna izin verilmemesi, birçok avukat tarafından kabul edilemez bir durum olarak değerlendirildi.

Hukuk Camiası Ayağa Kalktı

Cansel Tuna'nın açıklamalarının ardından, birçok hukukçu sosyal medya üzerinden tepkilerini dile getirdi. Olayın detaylarının araştırılması ve sorumluların hesap vermesi talep edildi. Hukuk camiasının önde gelen isimleri, İstiklal Marşı'nın birliğimizin ve bağımsızlığımızın sembolü olduğunu vurgulayarak, bu tür olayların asla kabul edilemeyeceğini belirttiler.

Bu olay, aynı zamanda genç avukatlar arasında da büyük bir tartışma başlattı. Bir kısım avukat, Divan Kurulu'nun tutumunu eleştirirken, diğer bir kısım ise olayın abartıldığını savundu. Ancak, genel kanı, İstiklal Marşı'na ve milli değerlere saygının her zaman ön planda tutulması gerektiği yönünde birleşti.

İstanbul Barosu Genç Avukatlar Meclisi'nde yaşanan bu olay, hukuk camiasında derin bir iz bıraktı. Olayın ardından başlatılan soruşturmanın sonuçları ve alınacak önlemler merakla bekleniyor. Bu tür olayların bir daha yaşanmaması için, milli değerlere saygının önemi bir kez daha vurgulanmış oldu.