İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki olan İSKİ'nin, Arnavutköy'de dar gelirli vatandaşlar için yapılan konutlar hakkında aldığı yıkım kararı büyük bir tartışma başlattı. Cumhuriyet tarihinin en büyük konut projesi olarak lanse edilen bu girişim, İSKİ'nin yetkisiz ve hukuk dışı müdahalesiyle sekteye uğratılmaya çalışılıyor. Bu durum, akıllara "İBB dar gelirlinin evine göz mü dikti?" sorusunu getiriyor.
İSKİ'nin Yıkım Kararı: Hukuki Dayanağı Var mı?
İSKİ'nin aldığı bu kararın hukuki dayanağı merak konusu. İddialara göre, kurumun bu konuda yetkisi bulunmuyor ve alınan karar tamamen siyasi bir hamle olarak değerlendiriliyor. CHP'nin daha önce "Kanal İstanbul için konutlar yapılıyor" şeklinde ortaya attığı yalanın ardından, şimdi de İBB üzerinden bu projenin engellenmeye çalışıldığı öne sürülüyor. Bu durum, İBB'nin İstanbul için hayati önem taşıyan kentsel dönüşüm projelerine karşı bir tutum sergilediği şeklinde yorumlanıyor.
Bu kararla birlikte, Arnavutköy'de ev sahibi olma hayali kuran dar gelirli vatandaşlar büyük bir hayal kırıklığı yaşıyor. Projenin geleceği belirsizliğini korurken, İBB'nin bu konuda nasıl bir adım atacağı merakla bekleniyor. Yıkım kararının iptali için hukuki süreç başlatılırken, vatandaşlar da haklarını aramak için çeşitli platformlarda seslerini duyurmaya çalışıyor.
Kentsel Dönüşüm Neden Engelleniyor?
İstanbul'un deprem gerçeği göz önünde bulundurulduğunda, kentsel dönüşüm projelerinin ne kadar önemli olduğu aşikar. Ancak İBB'nin bu konuda yeterli adımları atmadığı, hatta mevcut projeleri engellemeye çalıştığı yönünde eleştiriler yükseliyor. Arnavutköy'deki konut projesine yapılan müdahale de bu eleştirileri destekler nitelikte. İstanbul'un geleceği için hayati öneme sahip olan kentsel dönüşüm projelerinin siyasi çıkarlara kurban edilmemesi gerektiği vurgulanıyor.
Peki, kentsel dönüşüm neden bu kadar önemli? İşte bazı nedenler:
- Depreme dayanıklı yapılar inşa etmek
- Plansız yapılaşmanın önüne geçmek
- Yaşam kalitesini artırmak
- Çevreye duyarlı projeler geliştirmek
Vatandaş Ne Yapacak?
İSKİ'nin yıkım kararıyla mağdur olan vatandaşların önünde çeşitli seçenekler bulunuyor. Öncelikle hukuki yollara başvurarak kararın iptalini sağlamak mümkün. Ayrıca, sivil toplum kuruluşları ve diğer platformlar aracılığıyla seslerini duyurarak kamuoyu oluşturabilirler. Bu süreçte birlik ve beraberlik içinde hareket etmek, haklarını savunmaları açısından büyük önem taşıyor.
Arnavutköy'deki konut projesi, sadece bir inşaat projesi olmanın ötesinde, dar gelirli vatandaşların umutlarını ve hayallerini temsil ediyor. Bu nedenle, İBB'nin bu konuda daha yapıcı ve çözüm odaklı bir yaklaşım sergilemesi bekleniyor. Aksi takdirde, bu karar sadece vatandaşları mağdur etmekle kalmayacak, aynı zamanda İBB'nin itibarını da zedeleyecektir.
