Kastamonu'da yaşanan yürek burkan bir olay, bir ailenin hayatını tamamen değiştirdi. İki yıl önce çıkan yangında evlerini kaybeden aile, o günden beri eski bir köy okulu ve lojmanında yaşamaya çalışıyor. Evlerinin dere yatağında bulunması sebebiyle yeni bir ev inşa etmelerine izin verilmeyen aile, yetkililerden yardım bekliyor.

Yangın Sonrası Umutsuz Bekleyiş

Kastamonu'nun bir köyünde yaşayan aile, iki yıl önce yaşadıkları yangın felaketiyle adeta yıkıldı. Evleri kullanılamaz hale gelirken, geçici olarak eski bir köy okuluna yerleştirildiler. Ancak bu geçici çözüm, zamanla kalıcı bir duruma dönüştü. Aile, evlerinin bulunduğu arazinin dere yatağında olması nedeniyle yeni bir ev inşa etme izni alamadı. Bu durum, aileyi büyük bir çıkmaza sürükledi. Yetkililere seslenen aile fertleri, yaşadıkları zorlu koşullara bir çözüm bulunmasını talep ediyor.

Ailenin yaşadığı okul lojmanı, modern yaşam standartlarından oldukça uzak. Isınma sorunları, yetersiz yaşam alanı ve diğer temel ihtiyaçların karşılanmasındaki zorluklar, ailenin yaşam kalitesini olumsuz etkiliyor. Özellikle kış aylarında soğukla mücadele etmek zorunda kalan aile, çocuklarının sağlığı için endişeleniyor. Okulun fiziki şartları da göz önüne alındığında, bu durumun uzun vadede sürdürülebilir olmadığı açıkça görülüyor.

Sel Riski ve Çözüm Arayışları

Evlerinin yeniden inşasına izin verilmemesinin temel nedeni, arazinin sel riski taşıması. Ancak aile, bu soruna rağmen umutlarını kaybetmiş değil. Yetkililerden, kendilerine uygun ve güvenli bir arazi tahsis edilmesini veya mevcut arazide sel riskini ortadan kaldıracak önlemler alınmasını talep ediyorlar. Aile, yaşadıkları mağduriyetin giderilmesi için her türlü işbirliğine hazır olduklarını belirtiyor.

Türkiye'de sel riski taşıyan bölgelerde yapılaşma konusunda çeşitli düzenlemeler bulunmaktadır. Bu düzenlemeler, can ve mal güvenliğini korumayı amaçlamaktadır. Ancak, bu tür düzenlemelerin mağduriyetlere yol açmaması için alternatif çözümler üretilmesi ve mağdur ailelere destek olunması büyük önem taşımaktadır. Devletin, bu tür durumlarda devreye girerek, ailelerin barınma sorununu çözmesi ve onlara güvenli bir gelecek sunması beklenmektedir.

Unutulmamalıdır ki, her bireyin güvenli ve sağlıklı bir yaşam sürme hakkı vardır. Bu nedenle, Kastamonu'daki bu ailenin yaşadığı sorunlara duyarsız kalınmamalı ve çözüm için gerekli adımlar atılmalıdır. Yetkililerin, ailenin sesine kulak vererek, onlara umut ışığı olması dileğiyle...