Türkiye'nin '68 kuşağı gençlik hareketinin sembol isimlerinden Deniz Gezmiş'in, bugüne kadar bilinmeyen aşkı gün yüzüne çıktı. Aygün Kevrina, yıllar sonra ilk kez konuştu ve Deniz Gezmiş ile yaşadığı o özel, devrim dolu günleri anlattı.
Deniz'in Aşkı: "Gözleri Bal, Saçları Bal Sevdiğim"
Aygün Kevrina, Deniz Gezmiş ile yaşadığı aşkı, "Biz devrim ateşi içinde bir sevda yaşadık. Bu sevda öylesine kolay ve doğal gelişen bir insan gerçeğiydi ki birileriyle paylaşırsak bozulacak, kirlenecek diye ürküyorduk" sözleriyle ifade ediyor. Kevrina, Deniz Gezmiş'in kendisine "Gözleri bal, saçları bal, kokusu bal sevdiğim benim" diye seslendiğini de anlattı. Bu sözler, o günlerdeki aşkın ne kadar derin ve özel olduğunu gözler önüne seriyor.
Aygün Kevrina'nın kaleme aldığı ve Kor Kitap tarafından yayımlanan "Sırlarım İpte Asılı Kaldı Balım" adlı kitap, bu büyük aşkın ve devrim günlerinin gölgesinde filizlenen bir karşılaşmanın hikayesini anlatıyor. Kitap, sadece bir aşk hikayesi değil, aynı zamanda bir kuşağın politik bilinçlenme sürecinin duygusal arka planını da ortaya koyuyor.
68 Kuşağı ve Devrim Ateşi
1966 yılının sonlarında Dolmabahçe'ye demirleyen bir Amerikan savaş gemisi, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencilerinin hayatında bir dönüm noktası oldu. Bu geziye katılan öğrencilerden biri olan Deniz Gezmiş, sonrasında 6. Filo eylemlerinin merkezinde yer alacaktı. Bu eylemler, öğrenci haklarından emperyalizme karşı mücadeleye uzanan geniş bir yelpazede gençlerin bilinçlenmesine ve örgütlenmesine öncülük etti.
Deniz Gezmiş, kantinde yaptığı ateşli tartışmalar ve arkadaşlarıyla kurduğu eylem planlarıyla kısa sürede öne çıktı. 1966 yılının Aralık ayında FKF binasının merdivenlerinde Aygün Kevrina ile karşılaştığında, hayatının aşkıyla tanışacaktı. Bu karşılaşma, kırk iki yıl boyunca gizli kalacak ve ancak yıllar sonra tarihe düşülecek bir not olarak gün yüzüne çıkacaktı.
Aşk ve Devrim Bir Arada
"Sırlarım İpte Asılı Kaldı Balım," Deniz Gezmiş'in sadece kavgasında değil, sevdasında da ne kadar gözü kara olduğunu gösteren bir hatıra. Aygün Kevrina, o günleri şöyle anlatıyor:
Biz devrim ateşi içinde bir sevda yaşadık. Bu sevda öylesine kolay ve doğal gelişen bir insan gerçeğiydi ki birileriyle paylaşırsak bozulacak, kirlenecek diye ürküyorduk.
Bu sözler, o dönemde yaşanan aşkın ne kadar özel ve korunmaya değer olduğunu açıkça ortaya koyuyor.
Deniz Gezmiş ve Aygün Kevrina'nın aşkı, sadece iki insanın arasındaki bir ilişki değil, aynı zamanda bir dönemin ruhunu, umutlarını ve hayallerini de yansıtıyor. Bu aşk, devrim ateşinin içinde yeşeren, zorlu koşullara rağmen ayakta kalmayı başaran bir sevdanın hikayesi. Aygün Kevrina'nın anlattıkları, Deniz Gezmiş'in hayatına yeni bir boyut kazandırırken, 68 kuşağının ideallerini ve mücadelelerini de daha yakından anlamamızı sağlıyor.
