
Türk Sağının Unutulmaz Filistin Sınavı: 1979 Büyükelçilik Baskını!
1979 yazı, Türkiye için sıcak ve hareketli geçmişti. Ankara'da yaşanan Mısır Büyükelçiliği baskını, sadece Türkiye'yi değil, tüm dünyayı sarsmıştı. Peki, bu olay Türk sağının Filistin davasına bakışını nasıl etkiledi? İşte o günlerde yaşananlar ve yankıları...
Büyükelçilik Baskını: Bir Dönüm Noktası
13 Temmuz 1979'da dört Filistinli fedai - Mervan Sebanu, Muhammed Dip Ebuzerat, Mustafa Beşeyşi ve Hüseyin Abdullah - Ankara'daki Mısır Büyükelçiliğini bastılar. Bu eylem, Filistin Kurtuluş Örgütü'nün Türkiye temsilciliğinin açılmasıyla sonuçlanmıştı. Ancak, eylemin ardındaki temel sebep, Mısır Devlet Başkanı Enver Sedat'ın İsrail Başbakanı Menahem Begin ile ABD aracılığıyla imzaladığı Camp David Anlaşması'na duyulan tepkiydi. Filistinli gerillalar, bu anlaşmanın iptalini istiyorlardı. Çünkü bu anlaşma, o güne dek Filistin davasında birlikte hareket eden Arap ülkeleri arasında ilk büyük ayrılığa neden olmuştu.
Türk Sağının Tepkisi Nasıldı?
Mısır Büyükelçiliği baskını, Türk sağında farklı tepkilere yol açtı. Bir yandan Filistin davasına destek verenler, bu eylemi haklı bulurken, diğer yandan bir ülkenin büyükelçiliğine yapılan bu tür bir saldırıyı kınayanlar da vardı. Türk sağının bu olay karşısındaki tutumu, genel olarak Filistin davasına olan destekle şekillenmişti. Ancak, şiddetin ve terörün hiçbir şekilde çözüm olamayacağı da vurgulanıyordu.
- Filistin'e Destek: Türk sağının önemli bir kısmı, Filistin halkının haklı mücadelesine destek veriyordu.
- Camp David Anlaşması Eleştirisi: Anlaşmanın Filistin davasına zarar verdiği düşünülüyordu.
- Şiddete Karşı Durmak: Şiddetin çözüm olmadığı, diplomatik yolların denenmesi gerektiği savunuluyordu.
Olayın Sonuçları ve Etkileri
Mısır Büyükelçiliği baskını, Türkiye-Filistin ilişkilerinde önemli bir dönüm noktası oldu. Baskın sonrasında Filistin Kurtuluş Örgütü'nün Türkiye'deki temsilciliği açıldı. Bu durum, Türkiye'nin Filistin davasına verdiği desteğin bir göstergesi olarak kabul edildi. Ancak, olay aynı zamanda Türkiye'nin iç ve dış politikasında da önemli tartışmalara yol açtı.
1979 Mısır Büyükelçiliği baskını, Türk sağının Filistin davası ile ilgili tutumunu net bir şekilde ortaya koyan bir olaydı. Bir yandan Filistin halkının haklı mücadelesine destek verilirken, diğer yandan şiddetin ve terörün çözüm olmadığı vurgulanıyordu. Bu olay, Türkiye'nin dış politika önceliklerini ve Filistin davasına olan yaklaşımını şekillendiren önemli bir kilometre taşı olarak tarihe geçti.