Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Üniversitesi'nde düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Gençlik Forumu'nda yaptığı konuşmada, İsrail'in Gazze'deki saldırılarına sert tepki gösterdi. Erdoğan, "Birileri çok ama çok rahatsız olacak fakat Netanyahu ve cinayet şebekesinin katliamlarına tam 21 aydır ses çıkarmayanlar da bu suçlara ortak olmuşlardır" dedi.

Erdoğan'dan İİT Gençlik Forumu'na Katılım

Erdoğan, forumun 20'nci yılını geride bıraktığını ve yürüttüğü faaliyetleri son derece kıymetli bulduğunu belirtti. "Diplomasi Akademisi'nden uluslararası kuluçka merkezine eğitim, sivil toplum, girişimcilik, hukuk, diplomasi, medya, insan hakları ve gönüllülük gibi alanlarda icra edilen bu çalışmalar geleceğimiz adına kritik önemdedir" ifadelerini kullandı. Ayrıca, İslam İşbirliği Gençlik Forumu'nun uluslararası kurum ve kuruluşlarla tesis ettiği iş birlikleriyle ümmetin gençlerinin küresel ölçekte temsili noktasında önemli bir misyonu yerine getirdiğini vurguladı.

Cumhurbaşkanı, forumun 2019'dan bu yana gerçekleştirdiği 262 programla 15 milyonun üzerinde gence ulaştığını ve 70'ten fazla ülkedeki 817 üniversitede kulübü bulunduğunu söyledi. Bu kulüplerdeki 25 bin öğrencinin, Türkiye ve dünyadaki birçok farklı üniversite tarafından hazırlanan eğitim materyalleriyle farklı alanlardaki akademik girişimlerini sürdürdüğünü de ekledi.

Gazze'deki Duruma Sert Eleştiri

İsrail'in Filistin'in Gazze Şeridi'nde 2 yıldır süren saldırılarına değinen Erdoğan, "İslam dünyası olarak zorlu bir süreçten, çetin bir imtihandan geçiyoruz. Savaş, çatışma, kaos ve istikrarsızlık bulutları medeniyet coğrafyamızın semalarını maalesef kaplamış durumda. Bilhassa son 2 yıldır yüzümüzü nereye çevirsek bir yıkımla, bir dramla, yüreklerimizi sızlatan savaş ve insanlık suçlarıyla karşılaşıyoruz. Gazze'de 21 aydır modern zamanların en utanç verici barbarlıklarından biri yaşanıyor. Siyonist İsrail hükümeti tüm dünyanın gözleri önünde ahlaksız ve arsız bir şekilde sivilleri, kadın ve masum çocukları acımasızca katlediyor" şeklinde konuştu.

Erdoğan, İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarında yasa dışı yerleşim ve işgal politikasını günden güne genişlettiğine dikkat çekerek, Gazze'de bir parça ekmek için, bir tas çorba almak için yemek kuyruğuna giren insanların vahşi bir şekilde hedef alındığını belirtti. Ayrıca, İsrail'in Gazze'de 1000'e yakın sağlık çalışanını şehit ettiğini ve sağlık altyapısının yüzde 94'ünün zarar gördüğünü ifade etti.

Erdoğan'dan Sert Uyarılar ve Çağrılar

Erdoğan gençlere seslenerek, "Gazze'yi, dünyanın en büyük toplama kampına çevirenlerin bugün kalkıp da insanlıktan, savaş hukukundan, savaş suçundan bahsetmesi sadece tutarsızlık değil aynı zamanda büyük bir utanmazlık ve pişkinliktir. Biliyorum birileri çok ama çok rahatsız olacak fakat burada şu gerçeği açık açık ifade etmek durumundayım. Elbette Gazze'deki soykırımın birincil sorumlusu Netanyahu hükümetidir. Ancak Netanyahu ve cinayet şebekesinin katliamlarına tam 21 aydır ses çıkarmayanlar da kabul edelim ki bu suçlara ortak olmuşlardır." dedi.

Cumhurbaşkanı, İsrail'in İran'a yönelik saldırılarıyla başlayan çatışmalara da değinerek, hem Gazze'deki soykırımın hem de İran ile olan çatışmaların maalesef süratle geri dönülmez noktaya doğru gittiğini söyledi. Daha fazla yıkım, kan, sivil kayıplar olmadan, bölgeyle birlikte Avrupa ve Asya'yı yıllarca etkileyebilecek korkunç bir felaket yaşanmadan ellerin tetiklerden ve düğmelerden çekilmesi gerektiğini vurguladı.

• İsrail üzerinde tesir sahibi güçler, Netanyahu'nun oyununa gelmemelidir.
• Nüfuzlarını savaşın derinleşmesinden değil, tüm bölgede ateşkes ve sükunetin tesisinden yana kullanmalıdır.

Türkiye'nin çatışmaların sona ermesi için atılacak her doğru, samimi adıma destek ve katkı vermeye hazır olduğunu belirten Erdoğan, "Çünkü biz insanlık tarihiyle yaşıt coğrafyamızda daha fazla kaos, çatışma, savaş, zulüm ve sivil ölümü görmek istemiyoruz" dedi.

Erdoğan'ın bu sert açıklamaları, İsrail'in Gazze'deki saldırılarına karşı uluslararası kamuoyunda artan tepkinin bir yansıması olarak değerlendirilebilir. Türkiye'nin Filistin halkının yanında duruşu ve barış çağrıları, bölgedeki gerginliğin azaltılması için önemli bir rol oynamaya devam ediyor.