Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan'ın tutukluluğu tartışma yaratmaya devam ediyor. Avukat Hüseyin Ersöz, Şahan'ın tutuklanmasının hem usul hem de esas yönünden hukuka aykırı olduğunu belirterek tahliye talebinde bulundu. Bu talep, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı ve Şişli Belediyesi'ndeki gelişmeler merakla takip ediliyor.

Avukatsız Tutukluluk Kararları Hukuka Aykırı mı?

Avukat Hüseyin Ersöz, tahliye talebinde, müvekkili Şahan'ın tutukluluk incelemelerine avukatlarının dahil edilmediğini vurguladı. Bu durumun hem kanuna hem de insan haklarına aykırı olduğunu savundu. Ersöz, dilekçesinde, "Tutukluluk incelemesine dair duruşmalardan tarafımız haberdar edilmemiş, bu suretle duruşmalara katılmamız sağlanmamıştır. Oysa bu tutum açıkça hukuka aykırıdır" ifadelerine yer verdi. Anayasa Mahkemesi'nin kararlarına da atıfta bulunularak, avukatların dinlenmemesinin savunma hakkının ihlali anlamına geldiği belirtildi.

Somut Delil Var mı? "Kent Uzlaşısı" İddiası Ne Anlama Geliyor?

Tahliye talebinde, Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan’a yöneltilen “terör örgütüne yardım” suçlamasına dayanak gösterilen hususların “kuvvetli suç şüphesi” oluşturmaktan uzak olduğu vurgulandı. Avukat Ersöz, tutuklama kararında yer alan "şüphelilerin terör suçlarından adli kayıtları bulunan şahıslarla iletişimleri olduğunun tespit edildiği" şeklindeki ifadenin sübjektif ve afaki yorumlara açık olduğunu savundu. Ayrıca, savcılığın "Kent Uzlaşısı" kavramına atfettiği anlamın varsayıma dayandığını ve seçimlerde uygulanan "Türkiye İttifakı"nın kriminalize edilmeye çalışıldığını iddia etti.

Dilekçede şu ifadelere yer verildi: “CHP tarafından seçimlerde başarıyla tatbik edilen ‘Türkiye İttifakı’ modelinin PKK/KCK’nın bu yönde aldığı bir kararın uygulaması mahiyetinde olduğuna dair doğrudan ya da dolaylı en ufak bir delil, hatta emare gösterilemediği gibi. Bu iddiayı destekleyen açık, kesin ve inandırıcı hiçbir husus söz konusu değildir.”

PKK/KCK'nın Feshi ve "Yardım Suçu" İddiası

Tahliye talebinde dikkat çeken bir diğer nokta ise PKK/KCK’nın 12 Mayıs 2025 tarihinde örgütsel faaliyetlerine son verdiği vurgusu oldu. Avukatlar, örgütün kendisini feshetmiş olmasıyla birlikte, isnadın dayanağı olan yapının hukuki ve fiilî varlığının sona erdiğini, dolayısıyla suçlamanın maddi temelinin ortadan kalktığını savundu. Mevcut olmayan bir örgüte yardım edildiği iddiasıyla tutuklama tedbirinin sürdürülmesinin, soruşturmanın maddi gerçeği araştırma amacıyla değil, salt cezalandırma amacıyla yürütüldüğünü gösterdiği belirtildi.

Avukat Hüseyin Ersöz ve Avukat Enes Hikmet Ermaner imzalı dilekçede, Resul Emrah Şahan’ın tutukluluk halinin hiçbir hukuki temele dayanmadığı ifade edilerek, herhangi bir adli kontrol tedbirine hükmedilmeksizin ya da CMK m.109/3’de öngörülen adli kontrol tedbirlerinden birine ya da birkaçına hükmedilmek suretiyle tahliyesine karar verilmesi talep edildi. Şahan'ın serbest bırakılıp bırakılmayacağı önümüzdeki günlerde belli olacak.